MERKEZ BANKASININ FAİZ KARARI

Türkiye Cumhuriyet Merkez bankası Para Politikalar Kurulu dün yaptığı toplantı sonrası gecelik marjinal fonlama oranını (faiz koridorunun üst bandı) yüzde 11,25'ten yüzde 10,75'e, gecelik borçlanma faiz oranını (faiz koridorunun alt bandı) yüzde 7,5'ten yüzde 7,25'e indirdi. 0,25 baz puanlık indirim olumlu karşılanmakla birlikte piyasalar açısından yeterlide değildir. Türkiye'deki siyasi ve ekonomik istikrarın karşılığı 0,25 puanlık bir indirim olmamalıydı. Piyasaları hareketlendirmek için  1 puanlık bir indirime gidilmesi daha olumlu bir karar olabilirdi. Merkez bankasının dünkü kararından sonra iş dünyasından gelen tepkilere bakılınca da beklentileri karşılayamadığı açıkça gözükmektedir. Zaten Merkez Bankası  yönetimi de bu beklentinin farkında olduğu için enflasyon oranlarıyla bağlantı kurarak enflasyon oranındaki düşüşlere bağlı olarak indirimin devam edeceği sinyalini vermiştir.

Yalnız ortada şöyle bir sorun var aynı Merkez Bankası yönetimi 28 Ocak 2014'de enflasyon oranlarına çok da bağlı kalmayarak Tarihimizdeki neredeyse en düşük faiz oranlarında seyrederken (yüzde 4,5)  olağanüstü bir şekilde yüzde 5,5 artırım yaparak faiz oranını yüzde 10'a çıkartmıştı. Dolayısıyla yapmış olduğu 0,25-0,50 gibi indirimler piyasaları tatmin etmemektedir. Haliyle faiz oranları bu seviyelerde seyir ettikçe hedeflenen yıllık büyüme oranlarını da yakalamamız zor gözükmektedir. Dünya sıralamasında maalesef en yüksek faiz oranlarına sahip ülkelerdeniz. Ülkelerin faiz oranlarına bakacak olursak;

Rusya                  : 15,00

Brezilya               : 12,25

Hindistan             : 7,75

Endonezya          :7,50

Türkiye                 :7,25

G.Afrika                :5,75

Çin                        :5,60

Meksika               :3,00

Polonya               :2,00

Güney Kore        :2,00

Faiz oranlarının yüksek olduğu ülkelerde en yüksek kar eden firmaların başında bankaların gelmesi gayet doğal, onun için kurumlar vergisi rekortmenler listesinin ilk 10'unda en az 5-6 bankayı görmekteyiz.  Bu durumu değiştirmekte faiz oranlarının düşüp paranın bankadan sanayi alanına yani üretime yönelmesi gerekmektedir.Peki bu durum yani yüksek faiz oranlarının düşmemesi ne anlama geliyor, 77 milyonun 77 bin faiz lobisine çalışması anlamına gelmektedir.  Merkez bankasının mart ayındaki toplantısında bu oranların biraz daha ciddi ölçüde indirime gidecek adımlar atarak üretimin önünü açmasını temenni ediyoruz.